- bulaşıklık
- is., -ğı
Bulaşık olma durumu
Kalbi güp güp vuruyordu. Ellerinde kan bulaşıklığı hissi. Bir yıkasa mı?
- A. İlhan
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Kalbi güp güp vuruyordu. Ellerinde kan bulaşıklığı hissi. Bir yıkasa mı?
- A. İlhanÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
âlûdegî — (F.) [ ﯽﮔدﻮﻝﺁ ] bulaşma, bulaşıklık … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
ALAYİŞ — f. Bulaşıklık, bulaşma. * Debdebe, tantana, gösteri … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ALUDE-GÎ — f. Dalmış, garkolmuş. Bulaşıklık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
LEVS — Pislik, murdarlık. Kir. * Zor. Kuvvet. * Tam olmayan, zayıf beyyine. * Bir şeyi ağızda öte beri gevelemek. * Deprenmek. * Bulaştırmak ve karıştırmak. Bulaşıklık. * Cerâhet, yara … Yeni Lügat Türkçe Sözlük