cezalandırma

cezalandırma
is.
Cezalandırmak işi

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать курсовую

Look at other dictionaries:

  • TECZİYE — Cezalandırma. * Parça parça ayırmak …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • cezalandırabilmek — i Cezalandırma imkânı veya olasılığı bulunmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • falaka — is., Ar. falaḳa 1) Ceza olarak ayak tabanlarına vurmakta kullanılan, ayakları uygun bir durumda sıkıştırıp tutan, kalınca bir sopa ile bunun iki ucuna bağlı bir ipi olan cezalandırma aracı 2) Bu araçla uygulanan dayak cezası 3) Bazı kaldıraçlarda …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • infazcı — is. Öldürme veya cezalandırma işini yapan kimse …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kısas — 1. is., ç., esk., Ar. ḳiṣaṣ Kıssalar, hikâyeler, öyküler 2. is., huk., esk., Ar. ḳiṣāṣ Bir suçluyu, başkasına yaptığı kötülüğü aynı biçimde uygulayarak cezalandırma Birleşik Sözler kısasa kısas Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kısas etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • pranga cezası — is. Pranga ile cezalandırma …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tecziye — is., esk., Ar. tecziye Cezalandırma Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tecziye etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kart çıkarmak — sp. hakem kural dışı hareket eden oyuncuya cezalandırma amacı ile sarı veya kırmızı kart göstermek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mücazat — (A.) [ تازﺎﺠﻡ ] 1. cezalandırma. 2. karşılık verme …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • te'dîb — (A.) [ ﺐیدﺄﺕ ] 1. eğitme, terbiye etme. 2. cezalandırma …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”