çalışıp çabalamak — çok gayret göstermek Çalışıp çabaladı, sonunda bana da tahlilci bir zihniyet aşıladı. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
pala sürtmek — çabalamak, uğraşmak Biz de az çok pala sürttük. M. A. Ersoy … Çağatay Osmanlı Sözlük
katıglanmak — çabalamak, uğra;mak II, 268, 270; III, 159 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
kedlemek — çabalamak. III, 299, 300 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
boğuşmak — nsz, le 1) Birbirinin boğazına sarılmak, dövüşmek 2) Mücadele etmek Kumar, talihle alt alta, üst üste boğuşmaktır. M. Seyda 3) mec. Çabalamak, altından kalkmaya çalışmak, uğraşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
cedelleşmek — le, hlk. 1) Tartışmak, münakaşa etmek, cebelleşmek 2) Uğraşmak, çabalamak, cebelleşmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
cehdetmek — e, der, esk., Ar. cehd + T. etmek Çalışıp çabalamak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çabalama — is. Çabalamak işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
çalışmak — nsz 1) Bir şeyi oluşturmak veya ortaya çıkarmak için emek harcamak Bu eser için üç yıl çalıştım. 2) Herhangi bir iş üzerinde olmak 3) İşi veya görevi olmak, bulunmak Kışları onun mandırasında çalışıyor. H. Taner 4) Makine veya aletler işe yarar… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çekişmek — nsz, le 1) İki yönünden karşılıklı çekmek Halat çekişmek. 2) Bir şeyi birbirine karşı çekmek Bıçak çekişmek. 3) Aralarında ad, niyet, kâğıt veya piyango çekmek Kura çekiştiler. 4) mec. Ağız kavgası etmek Seninle çekişmek lazım, büyük hareketlerin … Çağatay Osmanlı Sözlük