- çıplak
- sf., -ğı
1) Üstünde bulunması gereken giysi, örtü vb. bulunmayan, üryan, nü, cıbıl, cıbıldak
Kız, çıplak tabanlarını bozuk yolda şaplata şaplata köyün içerisine doğru uzaklaştı.
- E. E. Talu2) Saçsız (baş)3) Üzerinde yeşillik olmayan (arazi)Irmağın başında kocaman, çıplak bir tek kavak vardı.
- H. E. Adıvar4) İçinde gerekli eşya bulunmayanAnkara tepelerinin birinde, boz renkli bir binanın çıplak ve dar bir odasında onunla karşı karşıyayız.
- Y. K. Karaosmanoğlu5) is. Soyunmuş durumda olan vücudun resmi, nü6) mec. Yoksul (kimse)Askerliğini yapmamış, beş parasız, çıplak bir Cemal'in nesi vardı evlenilecek?
- N. Cumalı7) mec. Yalın, süssüzÇıplak bir anlatım.
8) mec. Olduğu gibi, apaçıkBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.