- çocukça
- sf.
1) Çocuk gibi
Doktor Hikmet yüreğinde âdeta çocukça bir sevinç duydu.
- Y. K. Karaosmanoğlu2) zf. Çocuğa yakışır biçimde
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Doktor Hikmet yüreğinde âdeta çocukça bir sevinç duydu.
- Y. K. KaraosmanoğluÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Turkish vocabulary — This article is a companion to Turkish grammar and contains some information that might be considered grammatical. The purpose of this article is mainly to show the use of some of the yapım ekleri structural suffixes of the Turkish language, as… … Wikipedia
Gramática del turco — Contenido 1 Olmak Eylemi (Los verbos Ser y Estar) 2 Contenidos 2.1 Introducción 2.2 Partes de la oración … Wikipedia Español
Грамматика турецкого языка — Турецкий язык относится к агглютинативным (или «приклеивающим») языкам и, тем самым, существенно отличается от индоевропейских. Содержание 1 Морфология 1.1 Гармония гласных 1.2 Число … Википедия
beceriksizce — zf. Beceriksiz bir biçimde Bu yazı ve şiirlerin hemen hepsi, partiyi çocukça, beceriksizce öven ilkel nesnelerdi. E. Bener … Çağatay Osmanlı Sözlük
çocukluk — is., ğu 1) Çocuk olma durumu 2) İnsan hayatının bebeklikle ergenlik arasındaki dönemi Manasız çocukluk, tatsız gençlik, olgunluk çağına hazırlanmaktan başka nedir? A. Haşim 3) mec. Çocukça davranış Onun nazını çekerek bütün çocukluklarına… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çocuksu — sf. Çocuk gibi, çocukça olan, çocuğa benzeyen Annesinin tesiri altında kalır, biraz çocuksu gözleriyle yangından korkar, her türlü korkusunu gizlemek dilermiş. A. Ş. Hisar … Çağatay Osmanlı Sözlük
hoppala bebek — is., ği Çocukça davranışları olan kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
ifade — is., Ar. ifāde 1) Anlatım Güzel bir ifade. 2) Deyiş, söyleyiş Not ettiklerimi bir ağzın ifadesi şekline sokarak size okutacağım. S. M. Alus 3) Bir duyguyu yüz aracılığıyla anlatan belirtilerin bütünü Sakalı yeni çıkmış yüzünde çocukça ifadeler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
izansızca — sf. 1) İzansıza yakışan Pek çocukça hareketlerde bulunuyor, izansızca sözler sarfediyordu. R. H. Karay 2) zf. Anlayışsız bir biçimde … Çağatay Osmanlı Sözlük
keramet — is., Ar. kerāmet 1) Ermiş kimselerin gösterdiklerine inanılan, doğaüstü, şaşkınlık uyandırıcı durum Babamın, mucize ve keramet kıssaları olarak bize anlattığı şeyler bu çeşit gülünç ve çocukça masallardı. Y. K. Karaosmanoğlu 2) Olağanüstü durum… … Çağatay Osmanlı Sözlük