- çözme
- is.
1) Çözmek işi
Öncülüğünün bağlarını çözmeye çalışıyordu.
- S. F. Abasıyanık2) El tezgâhlarında dokunan, genellikle yatak, yorgan çarşafı yapmakta kullanılan ince bez
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
çözme
Look at other dictionaries:
HALL — Çözme. Çözülme. Karışık bir mes elenin içinden çıkma. * Anlayıp karar vermek. Neticelendirmek. * Susam yağı. * Ezmek. * Açmak. * Dühul etmek, girmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HALL Ü AKD — Çözme ve düğümleme. İdame etme. Müşkül mes eleleri ve işleri halledip neticeye bağlama … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HALL Ü FASL — Çözme ve ayırma. Açıklayarak bitirme. Bir mes eleyi müsbet bir neticeye bağlama … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
integrasyon — is., mat., Fr. intégration 1) Bilinen bir diferansiyelin denklemini çözme işlemi 2) Bir diferansiyel denklemi çözme işlemi … Çağatay Osmanlı Sözlük
Anexo:Municipios de Tlaxcala — Tlaxcala cuenta con 60 municipios, de Agosto de 1995 a Octubre del mismo año se crearon 16 nuevos municipios Municipios de Tlaxcala Clave Municipio … Wikipedia Español
çözdürmek — i, e Çözme işini yaptırmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çözebilmek — i Çözme imkânı veya olasılığı bulunmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çözücü — is., kim. 1) Başka bir maddeyi çözme özelliği olan şey Altın suyu altının çözücüsüdür. 2) tek. Elektronik alıcılar için şifre veya bilgi çözücü … Çağatay Osmanlı Sözlük
çözülmek — nsz 1) Çözme işine konu olmak Alaca bir karanlık sarmadayken her yeri / Atlarımız çözüldü girdik handan içeri. F. N. Çamlıbel 2) Gevşeyip yumuşamak, erimeye başlamak 3) mec. Birliğini, beraberliğini yitirmek, dağılmak, parçalanmak 4) mec.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çözüş — is. Çözme işi veya biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
