- deyim
- is.
Genellikle gerçek anlamından az çok ayrı, ilgi çekici bir anlam taşıyan kalıplaşmış söz öbeği, tabir
Bence ziyan olmuş, eski deyimi ile heder olmuş bir değerdir.
- H. TanerBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bence ziyan olmuş, eski deyimi ile heder olmuş bir değerdir.
- H. TanerÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
cebirsel deyim — is., mat. Bilinen veya bilinmeyen büyüklük ölçüleri üzerinde, bunlara bağlı bir büyüklük ölçüsünü çıkarmak için gerekli işlemleri gösteren ve birbirine cebirsel işaretlerle bağlanan harf ve sayılar bütünü, cebirsel formül, cebirsel ifade … Çağatay Osmanlı Sözlük
bel — 1. is., Far. bel Toprağı aktarmaya veya işlemeye yarayan, uzun saplı, ayakla basılacak yeri tahta, ucu sivri kürek veya çatal biçiminde bir tarım aracı Birleşik Sözler çatal bel Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller bel bellemek 2. is., anat. 1)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
el — 1. is., anat. 1) Kolun bilekten parmak uçlarına kadar olan, tutmaya ve iş yapmaya yarayan bölümü El var, titrer durur, el var yumuk yumuk / El var pençe olmuş, el var yumruk. Z. O. Saba 2) Sahiplik, mülkiyet Elden çıkarmak. Elimdeki bütün parayı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kalp — 1. is., bi, esk., Ar. ḳalb Bir durumdan başka bir duruma çevirme, dönüştürme Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kalp etmek 2. is., bi, anat., Ar. ḳalb 1) Göğüs boşluğunda, iki akciğer arasında, vücudun her yanından gelen kanı akciğerlere ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
demək — 1. f. 1. Bir fikri şifahi surətdə ifadə etmək, bəyan etmək, söyləmək, bildirmək. Söz demək. Düzünü demək. – <Aslan bəy:> . . O, bir söz dedimi, heç bir zaman unutmaz. C. C.. // Bir fikri yazılı surətdə ifadə etmək, yazmaq. Müəllif öz… … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
al — 1. is., esk. Aldatma, düzen, tuzak, hile Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller al ile aslan tutulur, güç ile sıçan tutulmaz 2. is. 1) Kanın rengi, kızıl, kırmızı 2) sf. Bu renkte olan Al bayrak. Al çuha. 3) Dorunun açığı, kızıla çalan at donu 4) sf … Çağatay Osmanlı Sözlük
alay — 1. is., Rum. Ses tonu, söz, davranış vb. yollarla biriyle, bir şeyle eğlenme, küçümseme Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller alay etmek alay geçmek alay gibi gelmek alaya almak alaya bozmak alayında olmak 2. is. 1) Herhangi bir törende veya… … Çağatay Osmanlı Sözlük
argo — is., Fr. argot 1) Kullanılan ortak dilden ayrı olarak aynı meslek veya topluluktaki insanların kullandığı özel dil veya söz dağarcığı, jargon 2) Her yerde ve her zaman kullanılmayan veya kullanılmaması gereken çoklukla eğitimsiz kişilerin… … Çağatay Osmanlı Sözlük
arık — 1. sf., esk. Zayıf, cılız, kuru, sıska Arık, zayıf bir buzağı kuyruğunu sallayarak gidiyordu. M. Ş. Esendal Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller arık ata kuyruğu da yüktür arık etten yağlı tirit olmaz arık öküze bıçak çalınmaz 2. is., hlk. 1) Ark… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bar — 1. is. Anadolu nun doğu ve kuzey bölgesinde, en çok Artvin ve Erzurum yörelerinde el ele tutuşularak oynanan, ağır ritimli bir halk oyunu Hançer barı. Bahçesi var, bağı var, ayvası var, narı var / Atamızdan yâdigâr bizde ata barı var Halk türküsü … Çağatay Osmanlı Sözlük