- diş fırçası
- is.
Dişleri temizlemede kullanılan bir fırça türü
Şimdiki hâlde bir diş fırçam bile yok.
- S. F. Abasıyanık
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Şimdiki hâlde bir diş fırçam bile yok.
- S. F. AbasıyanıkÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
diş — is. 1) Çene kemiklerinin üstüne dizili, ısırıp koparmaya ve çiğnemeye yarayan sert, beyaz organlardan her biri 2) Çark, testere, tarak vb. çentikli şeylerdeki çıkıntıların her biri Çarkın dişleri tebessüm eder gibi tatlı bir ses çıkardı. S. F.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
fırça — is., Rum. 1) Bir şeyin tozunu, kirini gidermekte veya bir şeye boya, cila sürmekte kullanılan, bir araya getirilerek bağlanmış kıl vb.nden yapılan araç Yer yer kireç artıkları ve fırça çizgileri duruyor. R. H. Karay 2) mec. Resim yapma sanatı ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
yapışık — sf., ğı 1) Bir yere yapışmış olan Zarfa yapışık pullar. 2) Fizyolojik yönden birbirlerine bağlı olarak doğan 3) mec. Sürekli bir arada bulunan Yapışık hemşireler gibi dünyaya beraber gelmişlerdi. H. C. Yalçın 4) Dokunan, değen Lavabonun duvara… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sabun — is. Kirli və ya yağlı şeyləri və s. ni yuyub təmizləmək üçün yağlardan və qələvi maddələrdən hazırlanan, suda tez əriyib köpüklənən bərk və ya yarımmaye kütlə. Paltar sabunu. Əl üz sabunu. Ətirli sabun. Hamam sabunu. – <Səriyyə:> Səhər… … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
MİSVAK — Kullanılması pek çok faydalı olan ve Peygamberimiz Hz. Muhammed in (A.S.M.) ehemmiyetle tavsiye ettiği, diş fırçası vazifesini de gören, hoş kokulu ve meyvesiz bir ağacın dallarından kesilip kullanılan parça … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
boya — is. 1) Renk vermek, dış etkilerden korumak için eşyanın üzerine sürülen veya içine katılan renkli madde Tırnaklarının boyasını beğenmiyorum. F. R. Atay 2) Resim yapmak için kullanılan kuru, sulu veya yağlı boya 3) mec. Aldatıcı görünüş 4) hlk.… … Çağatay Osmanlı Sözlük