- diz kapağı
- is., anat.
Dizin diz kapağı kemiği ile kaplı bölümüBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
diz kapağı kemiği — is., anat. Dizin önünde bulunan, kapak biçiminde oynar kemik … Çağatay Osmanlı Sözlük
diz — is., anat. 1) Kaval, baldır ve uyluk kemiğinin birleştiği yer Köşeye yaslanmış, bir dizini altına almış, öteki dizini dikmiş, kolunu da uzatmış, anlatıyordu. M. Ş. Esendal 2) Oturulduğunda uyluğun üst yanı Birleşik Sözler diz ağırşağı diz bağı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
diz ağırşağı — is., hlk. Diz kapağı kemiği … Çağatay Osmanlı Sözlük
aşukluğ — diz kapağı, diz ağırsakı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapak — is., ğı 1) Her türlü kabın üstünü örtmeye veya bir deliği kapamaya yarayan nesne Evin en alt katına indik, oradan da bir mahzen kapağı açtılar. R. H. Karay 2) Dolap, sandık vb.ni örtmeye yarayan parça Dolap kapağı. 3) Kitap, defter vb.nin en… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayna — is., Far. āyīne 1) Işığı yansıtan, varlıkların görüntüsünü veren, cilalı ve sırlı cam, gözgü, mirat Ben onun aynada saçlarına değil, bana baktığını gene aynadan görüyordum. T. Buğra 2) Karagöz oyununda perde 3) Doğramacılık ve yapıcılıkta çerçeve … Çağatay Osmanlı Sözlük
kemik — is., ği, anat. 1) İnsanın ve omurgalı hayvanların çatısını oluşturan türlü biçimdeki sert organların genel adı Kemikten bir tahta gibi gıcırdayarak Nihat yerinden kalktı. P. Safa 2) sf. Bu sert organdan yapılmış Kemik tarak. Birleşik Sözler kemik … Çağatay Osmanlı Sözlük
oynak kemiği — is., hlk. Diz kapağı kemiği … Çağatay Osmanlı Sözlük
AVRET — Eksik. Gedik. Gizlenmesi lâzım gelen şey. Dinen örtülmesi vâcib olan âzâ, ud yeri. Utanılacak ve hayâ edilecek şey. Erkeklerde göbek ile diz kapağı arasındaki kısım. * Kadın. Zevce. Nikâhlı. * Gece uykuya yatacağı vakit ve seherden evvel uykudan… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük