- akşamki
- sf.
Akşam olan, akşam yapılan
Akşamki ziyafeti düşünmemek için Avrupa hatıralarına isteyerek dönüyordu.
- S. F. Abasıyanık
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Akşamki ziyafeti düşünmemek için Avrupa hatıralarına isteyerek dönüyordu.
- S. F. AbasıyanıkÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
divan — is., tar., Ar. dīvān 1) Yüksek düzeydeki devlet adamlarının kurduğu büyük meclis 2) ed. Divan edebiyatı şairlerinin şiirlerini topladıkları eser 3) Sedir Köşedeki divana oturmuş, ayaklarını karşısındaki koltuğa dayamıştı. Ö. Seyfettin 4) mec.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hasılat — is., Ar. ḥāṣilāt 1) Ürün 2) Gelir, kazanç Bu akşamki filmin hasılatı düşük. Birleşik Sözler gayrisafi hasılat … Çağatay Osmanlı Sözlük
tatsız — sf. 1) Tadı iyi olmayan, lezzetsiz 2) Tadı olmayan, sası 3) zf. Hoşa gitmeyen bir biçimde Her şey, herkes boş, abes, çirkin, münasebetsiz, tatsız görünür. A. Ş. Hisar 4) mec. Hoşa gitmeyen, can sıkan O akşamki tatsız olaya benim de canım sıkıldı … Çağatay Osmanlı Sözlük
iltifat etmek — 1) ilgilenmek, saygı göstermek İltifat etti, hatırını sordu. M. Ş. Esendal 2) beğenmek, rağbet etmek Akşamki yemeklere iltifat eden çok oldu … Çağatay Osmanlı Sözlük
ortalık ağarmak — sabah olmaya başlamak Bu akşamki gerçek, ortalık ağarmadan tersine döner. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
yükünü almak — 1) taşıyabileceği en ağır yükü yüklenmiş olmak 2) yeterli sayıda bulundurmak, dolmak Lokanta da her akşamki yükünü almaya başlamıştı. T. Buğra 3) yükünü tutmak … Çağatay Osmanlı Sözlük