- acelecilik
- is., -ği
Aceleci olma durumu, ivecenlik
Yaya geçidinin yeşilleri yanınca acınacak bir acelecilikle, karşı kaldırımdakilere doğru atıldık.
- N. Cumalı
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Yaya geçidinin yeşilleri yanınca acınacak bir acelecilikle, karşı kaldırımdakilere doğru atıldık.
- N. CumalıÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ACULİYET — Acelecilik. Sabırsızlık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TAACCÜL — Acelecilik. Acele etmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ivecenlik — is., ği Acelecilik Gene gençliğinden olacak, bir ivecenliği var. N. Ataç … Çağatay Osmanlı Sözlük
telaş — is., Ar. telāşī 1) Herhangi bir sebeple acelecilik Atatürk ün gelişini göremedik ama koridordaki telaştan meseleyi anladık. H. Taner 2) Kaygı, tasa, sıkıntı, endişe Ben geçerken onun telaşı, sizi dürtmesi gözümden kaçmadı. H. E. Adıvar 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
telaşlanmak — nsz 1) Herhangi bir sebeple acelecilik göstermek Geliyor! diye telaşlanarak aşağı koştu. F. R. Atay 2) Endişelenmek, kaygılanmak, telaş etmek Kafilenin başında polisi gören kadınlar fena telaşlanmışlardır. H. Taner … Çağatay Osmanlı Sözlük
CEHADET — Tezlik, acelecilik … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KABINA SIĞMAMAK — t. Sabırsızlık, acelecilik. * Şişmanlamak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TAHAVVÜR — Tezlik, acelecilik … Yeni Lügat Türkçe Sözlük