- emretmek
- -i, -e, -der, Ar. emr + T. etmek
Buyurmak, emir vermek
Bunu böyle istiyorum ve böyle emrediyorum.
- A. GündüzAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bunu böyle istiyorum ve böyle emrediyorum.
- A. GündüzÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
TE'MİR — Emretmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
tutuzmak — emretmek I, 462; II, 86 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
salturmak — saldırtmak; sallatmak, sallamayı emretmek; çıkarıp atmayı emretmek II, 187 samak saymak, I, 281; III, 247, 250bkz: sak ış, sakmak, sanamak, sanmak … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
buyurmak — i, e 1) Bir şeyin yapılmasını veya yapılmamasını kesin olarak söylemek, emretmek Ahlak sadece kötülük etmekten çekinmek değildir, başkalarının edecekleri kötülükleri de önlemeye çalışmayı buyurur. N. Ataç 2) Söylemek, demek, düşüncesini bildirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
emir — 1. is., mri, Ar. emr 1) Buyruk, komut, talimat, ferman 2) İstek İkide birde dönüp benden bir emrim olup olmadığını soruyordu. Y. K. Karaosmanoğlu 3) bit. b. Orta Anadolu da şarap yapımı için üretilen, orta kalın kabuklu, beyaz renkli, kısa ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
emretme — is. Emretmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
emreylemek — i, e, Ar. emr + T. eylemek Buyurmak, emretmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
direktif vermek — talimat vermek, emretmek, buyurmak Projelere, tasavvurlara geçildi, Paşa direktifler veriyordu. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
basturmak — bastırmak; bağlamayı ve bastırmayı emretmek; bastırılmak II, 171 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
berkletmek — korutmak, muhafaza ettirmek, korumakla emretmek III, 424 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini