evveli

evveli
sf., hlk.
1) Önceki

Evveli gün.

2) zf. Eskiden

Evveli böyle derlerdi.


Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • düşe kalka — zf. 1) Güçlükle Düşe kalka geçtiğimiz sarp keçi yolları bazen sel yarıntıları içinde kayboluyor, bazen karanlık çukurlara sapıyordu. Ö. Seyfettin 2) Biriyle yakın ilişki kurarak Evveli böyle değildi. Esnafla düşe kalka hinoğluhinleşti. H. Taner …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kundak — 1. is., ğı 1) Yeni doğmuş çocuğu ilk aylarda sıkıca sarıp sarmalamaya yarayan geniş bez Kendisine uzattıkları ince ve beyaz bir kundağa sarılmış kızına baktı. Ö. Seyfettin 2) Bu bezle sarılmış bebek Dikmen Yıldızı kundağı kucaklayarak ağır,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ilk — ilk, her şeyin evveli I, 43 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • AFER — Toprak. Yer. Arz. * Ekin suladıkları vaktin evveli …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • BEDAHET — Açıklık. Zâhir delil. Belli, açık, aşikâr. * Birdenbire, hazırlıksız söz söyleme. * Atın yürümesi. * Her şeyin evveli, öncesi …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • BÜDAE — Her şeyin öncesi, evveli …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • BİKR — (Bikir) Bozulmamış. Temiz. * Bekâr. El sürülmemiş. * Her şeyin evveli. * Eşi benzeri görülmemiş, misli sebkat etmemiş her amel ve vaziyet …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • ENF — Burun. Koku ve teneffüse mahsus âzâ. * Bir şeyin ucu veya evveli veya en şiddetlisi. * Bir şeyin sivri yeri. * Bir şeyin en şerefli olan yeri …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • EVVEL-ÜL-EVÂİL — Evvellerin evveli. * Hâdiselerin başlangıcı …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • FEY' — Ganimet. Harbde elde edilen mal. * Rücu . * Haraç. * Zeval vaktinden sonraki gölge. (Bak: Fey i zeval FEY (FEY A) Her nesnenin evveli …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”