- fazlalık
- is., -ğı
Çokluk, gereğinden artık olma durumu
Fakat tuhaf ki kadın teessürde, korkuda hiçbir fazlalık göstermedi.
- R. N. GüntekinAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Fakat tuhaf ki kadın teessürde, korkuda hiçbir fazlalık göstermedi.
- R. N. GüntekinÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
fazlalık etmek — birinin varlığı, bulunduğu yerde gereksiz olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
rak — fazlalık bildiren edat I, 7 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
artı — is., mat. 1) Toplama işleminde + işaretinin adı, zait 2) sf., mat. Sıfırdan büyük, önünde artı işareti bulunan (sayı), eksi karşıtı, pozitif 3) mec. Fazlalık Alışkanlıklarımız artılarıyla eksileriyle nelerdir, aktarılmıyor çocuklarımıza. N. Meriç … Çağatay Osmanlı Sözlük
bolluk — is., ğu 1) Bol olma durumu Eteğin belinde bir bolluk var. 2) Parasal bakımdan rahatlık Hep eski bolluk zamanlarında yapılmış büyük vezir konaklarına rastlanırdı. A. Ş. Hisar 3) Fazlalık Öteden beri dergileri kaplayan şiir bolluğundan ürkerim. N.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çarpma — is. 1) Çarpmak işi Ayşe nin yüreği daha hızlı çarpmaya başladı. Ö. Seyfettin 2) Kuyu çengeli biçiminde beş kollu büyük olta iğnesi 3) mat. Dört işlemden biri, çarpmak işlemi, darp 4) müz. Alaturka müzikte temel notaların arasına sıkıştırılmış ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
pay bırakmak — 1) kesme, biçme, yapma sırasında, bir şeyde daha sonra kullanılmak için fazlalık bırakmak Daha güzel günlere pay bırakmak için bir fedakârlık edelim. P. Safa 2) mec. bir ilişkide fazla samimi olmamak, mesafe bırakmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
şiddet — (A.) [ تﺪﺵ ] 1. sertlik. 2. aşırılık, fazlalık … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
A'ZAMİYYET — En fazla oluş. En fazlalık … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
BESÎ — f. Çokluk, fazlalık, ziyadelik. * Birçok … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
BÜZARE — Üst dudakta fazlalık olarak sarkık deri olması … Yeni Lügat Türkçe Sözlük