- fazlasıyla
- zf.
Olağandan, gerekenden çok, pek çok, ziyadesiyle
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
baklava börek olsa yemem — fazlasıyla tok olunduğunda söylenen bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
yeter de artar — fazlasıyla yeter anlamında kullanılan bir söz Onun okudukları ona yeter de artar bile. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
MAAZİYADETİN — Fazlasıyla, ziyadesiyle, çok miktarda, bol bol … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
donbara — fazlasıyla şiş … Beypazari ağzindan sözcükler
bol bol — zf. Fazlasıyla Bol bol ucuz şarapla konyak içti. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
cennet — is., din b., Ar. cennet 1) Dinî inanışlara göre dünyada iyilik yapanların, günahsızların, öldükten sonra sonsuz bir mutluluğa kavuşacakları yer, uçmak, behişt Cennet cennet dedikleri birkaç köşkle birkaç huri / İsteyene ver sen anı, bana seni… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hamakat — is., ti, esk., Ar. ḥamāḳat Ahmaklık ... misafirperverliğinizi fazlasıyla suistimal etmiş hâldeyim, bendeki kafa kafa mı, hamakat kutusu... A. İlhan … Çağatay Osmanlı Sözlük
kumkuma — is., esk., Ar. ḳumḳume 1) Küçük testi, çömlek 2) mec. Kötü, olumsuz bir özelliği kendinde fazlasıyla toplayan kimse, olay, olgu veya yer Dedikodu kumkuması. Burnundan kıl aldırmayacak kadar kompleks kumkuması bir adamdı. H. Taner Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ziyadesiyle — zf. Fazlasıyla … Çağatay Osmanlı Sözlük
yedi kat yerin dibine geçmek — 1) çok güçlü olarak yere çakılmak 2) fazlasıyla utanmak, mahcup olmak … Çağatay Osmanlı Sözlük