- görülme
- is.
Görülmek işi
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
af — is., ffı, Ar. ˁafv 1) Bir suçu, bir kusuru veya bir hatayı bağışlama 2) Mazur görülme Bu görevden affımı dilerim. 3) Görevden çıkarılma Kardeşinin vazifeden affı kararlaşmış. Birleşik Sözler affedilmek affetmek affettirmek affeylemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
indifa — is., jeol., esk., Ar. indifāˁ 1) Püskürme 2) Başkaldırma, isyan etme, ayaklanma 3) tıp Kızamık, kızıl vb. hastalıklarda vücutta kırmızı lekeler görülme Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller indifa etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
zillet — is., Ar. ẕillet Hor görülme, alçalma Fakat içimdeki zillet bir türlü zail olmuyordu. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
MEHANET — Küçültme. Küçük görülme. * Hor ve zelil olmak. Zayıf ve zebun olmak. * Tedbiri azca olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MESS-İ HÂCET — Lüzum görülme, iktiza etme, gerekme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İKBAR — Ulu görme, büyük görme veya görülme … Yeni Lügat Türkçe Sözlük