- güverte
- is., den., İt. coverta
Gemide ambar ve kamaraların üstü
Vapurlar geçer bomboş güverteleri / Bomboş uzanan denizin üstünde.
- N. CumalıBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Vapurlar geçer bomboş güverteleri / Bomboş uzanan denizin üstünde.
- N. CumalıÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
GÜVERTE — Geminin anbar veya kamaralarının üstü, gezilecek kısmı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
hafif güverte — is., den. Ana güverteyi güneşten korumak için yapılan özel güverte, tente güvertesi … Çağatay Osmanlı Sözlük
alt güverte — is., den. Gemilerde güvertelerden altta bulunanı … Çağatay Osmanlı Sözlük
üst güverte — is., den. Gemilerde güvertenin yüksekte kalan bölümü … Çağatay Osmanlı Sözlük
Military of the Ottoman Empire — Army: Sipahi · Akıncı · Timariot … Wikipedia
Nusret (ship) — Nusret Minelayer Museum in Tarsus, Mersin Career (Ottoman Empire) … Wikipedia
alt — is. 1) Bir şeyin yere bakan yanı, zir, üst karşıtı Pantolonlarımızı şiltelerimizin altına seriyoruz, onlar bütün hafta orada ütüleniyor. Z. O. Saba 2) Bir nesnenin tabanı Ayağındaki altları nalçalı koca bahçıvan kunduraları ile ona yetişmesi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
armuz — is., den., Rum. Gemilerde güverte ve borda kaplama tahtalarının yan yana gelmeleri sonucu aralarında oluşturdukları çizgi … Çağatay Osmanlı Sözlük
batarya — is., ask., İt. batteria 1) En küçük topçu birliği Altmış bataryanın dünyayı sarsan sesi arasında bir tek ses daha yükseliyor. A. Gündüz 2) ask. Savaş gemilerinde borda topları ve bunların bulunduğu güverte parçası Sancak bataryası. İskele… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hafif — sf., Ar. ḫafīf 1) Tartıda ağırlığı az gelen, yeğni, ağır karşıtı 2) Güç veya yorucu olmayan, kolay Hafif bir iş. 3) Ağırbaşlı olmayan, ciddi olmayan, hoppa Hafif bir kadın. 4) Miktarı az, sindirimi kolay (yiyecek) Onlar da akşam yemeğini pek… … Çağatay Osmanlı Sözlük