- hafif hafif
- zf.
Yavaş yavaş, ağır ağır
Ayaklarımı hafif hafif sendeleyerek yürüyordum.
- A. Gündüz
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Ayaklarımı hafif hafif sendeleyerek yürüyordum.
- A. GündüzÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Hafif Metro Istanbul — Hafif Metro im Stadtteil Zeytinburnu Einbettung … Deutsch Wikipedia
hafif — sf., Ar. ḫafīf 1) Tartıda ağırlığı az gelen, yeğni, ağır karşıtı 2) Güç veya yorucu olmayan, kolay Hafif bir iş. 3) Ağırbaşlı olmayan, ciddi olmayan, hoppa Hafif bir kadın. 4) Miktarı az, sindirimi kolay (yiyecek) Onlar da akşam yemeğini pek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
Hafif Müzik — Infobox Album Name = Hafif Müzik Type = Album Artist = Vega Released = 2005 Recorded = GRGDN Genre = Rock, alternative Length = Label = Sony BMG/GRGDN Producer = Tuğrul Akyüz, Serkan Hökenek Reviews = Last album = Tatlı Sert (2002) This album =… … Wikipedia
hafif tertip — zf. Şöyle böyle, biraz, aşırılığa kaçmadan Belli ki hafif tertip başı duman. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
hafif yollu — sf. 1) Davranışları ile içinde bulunduğu toplumun ahlak anlayışına ters düşen (kadın), hafifmeşrep 2) zf. Üstü kapalı, kısa bir açıklamayla Kim bana bu sevdanın sonu çıkmaz olduğunu hafif yollu çıtlatacak olsa kırılarak karşı çıkıyor, çıtlatana… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hafif gelmek — 1) ağırlığı fazla olmamak Çok hafif geldiği için düvene ağır bir taş oturtmuşlardı. R. Enis 2) mec. önemsiz görmek, değer verilmemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
hafif giyinmek — az ve ince giyinmek Bu soğukta çok hafif giyinmişsin … Çağatay Osmanlı Sözlük
hafif — (A.) [ ﻒﻴﻔﺧ ] hafif … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
HAFİF — Ağır olmayan. Hafif. Yeğni … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
HAFİF-ÜR RUH — Ruhu hafif olan, hoşsohbet … Yeni Lügat Türkçe Sözlük