- hamur boya
- is.
Ressamın boya tablası üzerinde, resmine sürmek için hazırladığı hamur kıvamındaki yağlı boya
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
hamur — is., Ar. ḫamīr 1) Unun su veya başka sıvılarla yoğrulmuş durumu 2) Kâğıtta tür, nitelik 3) sf. İyi pişmemiş (ekmek ve hamur işleri) 4) mec. Öz, asıl, maya Birleşik Sözler hamur boya hamur çorbası hamur işi hamur tahtası hamur tatlısı … Çağatay Osmanlı Sözlük
boya — is. 1) Renk vermek, dış etkilerden korumak için eşyanın üzerine sürülen veya içine katılan renkli madde Tırnaklarının boyasını beğenmiyorum. F. R. Atay 2) Resim yapmak için kullanılan kuru, sulu veya yağlı boya 3) mec. Aldatıcı görünüş 4) hlk.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ezme boya — is. Yağ veya başka bir maddeyle ezilerek hamur durumuna getirilmiş boya … Çağatay Osmanlı Sözlük
macun — is., Ar. maˁcūn 1) Hamur kıvamına getirilmiş madde 2) Boyacılıkta çatlak ve aralıkları kapamak, camcılıkta camları tutturmak için kullanılan hamur kıvamında karışım Cam macunu. Yağlı boya macunu. 3) Baharlı, tarçınlı, yumuşak ve yapışkan… … Çağatay Osmanlı Sözlük
çekmek — i, e, er 1) Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı. R. N. Güntekin 2) Taşıtı bir yere bırakmak, koymak 3) Germek İpi çekmek. 4) İçine almak, emmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
karmak — i, ar 1) Karıştırmak, birbirine katmak 2) nsz Toz durumundaki bir şeyi sıvı ile karıştırarak çamur veya hamur durumuna getirmek Yapı için harç karmak. Boya karmak. Birleşik Sözler betonkarar … Çağatay Osmanlı Sözlük
mablak — is., ğı, esk., Ar. miblaˁ 1) Hamur, merhem, boya vb. şeyleri ezip karıştırarak yoğurmak için kullanılan ve bir ucu ele alınacak biçimde saplı, öbür ucu yassı olan alet 2) Aşure kazanlarını karıştırmakta kullanılan, uzun saplı ve yayvan uçlu tahta … Çağatay Osmanlı Sözlük