- hayranlıkla
- zf.
Çok beğenerek, hayran kalarak
Herkes sizi beğeniyor, sizi hayranlıkla seyrediyor.
- Y. K. Karaosmanoğlu
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Herkes sizi beğeniyor, sizi hayranlıkla seyrediyor.
- Y. K. KaraosmanoğluÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ağzı açık — sf., ğı 1) Şaşkın, alık, bön (kimse) 2) zf. Hayranlıkla, büyülenmiş olarak Kızcağız söze başlarken en ağzı açık dinleyen benim büyüğüm Ahmet olurdu. S. F. Abasıyanık Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller … Çağatay Osmanlı Sözlük
göz — is., anat. 1) Görme organı 2) Bazı deyimlerde, görme ve bakma Gözden geçirmek. Gözden kaybolmak. Göz önünde. Gözü keskin. 3) Bakış, görüş Bu sefer alacaklı gözüyle baktım. 4) Suyun topraktan kaynadığı yer, kaynak Asıl felaket bu pınara sırt… … Çağatay Osmanlı Sözlük
put — 1. is., Far. but 1) Bazı ilkel toplumlarda doğaüstü güç ve etkisi olduğuna inanılan canlı veya cansız nesne, tapıncak, sanem, fetiş Onu ben, büsbütün başka bir hayranlıkla âdeta bir puta taparcasına seviyordum. Y. K. Karaosmanoğlu 2) din b. Haç… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kedi ciğere bakar gibi bakmak (veya süzmek veya seyretmek) — imrenerek bakmak Derin bir hayranlıkla gözlerini kıza kaptırmış, kedi ciğere bakar gibi süzüp duruyordu. H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
baygın baygın bakmak — 1) kendinden geçmiş bir biçimde çevreye göz gezdirmek 2) hayranlıkla seyretmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
baş çevirtmek — 1) başı arkaya doğru döndürtmek 2) mec. birinin arkasından hayranlıkla baktırmak Uzun boyu, kumral saçları, sevimli çehresiyle birçok kadınlara sokakta baş çevirtiyordu. H. C. Yalçın … Çağatay Osmanlı Sözlük
ağzının içine girmek — 1) (bir kimse) çok yanaşmak, iyice sokulmak 2) (bir kimse) hayranlıkla, büyük bir zevkle seyredip dinlemek … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜTEVELLİHÂNE — f. Sersemlik ve hayranlıkla … Yeni Lügat Türkçe Sözlük