hoşgörüsüz

hoşgörüsüz
sf.
Hoşgörüsü olmayan, hoşgörü ile davranmayan, müsamahasız, toleranssız

Bakın, hikâye zordur, acımasız ve hoşgörüsüzdür. Oturursunuz ve başından kalkamazsınız.

- T. Dursun K

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Поможем написать реферат

Look at other dictionaries:

  • sekter — sf., Fr. sectaire 1) Başkalarının siyasi, dinî vb. düşüncelerine, inançlarına karşı çıkan, katı ve hoşgörüsüz davranan (kimse) 2) Katı, hoşgörüsüz (düşünce, tutum) …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • amansızca — zf. 1) Öldürücü bir durumda, acımasız olarak 2) Hoşgörüsüz olarak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • anlayışsız — sf. 1) Anlayışı kıt olan, kafasız, kavrayışsız, vurdumduymaz, kalın kafalı, izansız, ferasetsiz, gabi 2) Hoşgörüsüz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • biaman — sf., esk., Far. bī + Ar. amān Hoşgörüsüz, amansız, gaddar, zalim Seciyeli bir adamdı, vefakâr kalmıştı, satılanların biaman bir düşmanı idi. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hoşgörüsüzlük — is., ğü Hoşgörüsüz olma durumu, müsamahasızlık, toleranssızlık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kaskatı — sf. 1) Çok katı Kaskatı vücudumla kalakaldım. 2) zf. Kıpırdamaksızın, hareketsiz veya donmuş olarak Evin önünde kaskatı duruyordu. 3) mec. Acımasız, hoşgörüsüz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller kaskatı kesilmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • katı — 1. sf. 1) Sert, yumuşak karşıtı Bu hâl, onu ilk defa giyilen katı gömlek gibi sıkıyordu. F. R. Atay 2) mec. Hoşgörüsüz, acımasız, merhametsiz, zalim Katı yürekli. Katı davranış. 3) mec. Düşünce ve davranışlarında belli ilkelere sıkı sıkıya bağlı… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • toleranssız — sf. Hoşgörüsüz, müsamahasız …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kusur bulmak — 1) bir şeyin özrünü görmek 2) gereğinden çok titiz ve hoşgörüsüz davranmak Nesine itiraz ederseniz ediniz, boyun bağına, pantolonun ütüsüne kusur bulamazsınız. H. E. Adıvar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”