- hukuksal
- sf., huk.
Hukuki
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
dava etmek (veya açmak) — hukuksal korunmanın bir hüküm ile sağlanması için yargı organlarına başvurmak Dayak yiyen kadın kimi, kime dava edecek? A. Gündüz … Çağatay Osmanlı Sözlük
Sarıkız, Ayışığı, Yakamoz and Eldiven — Sarıkız (Blonde Girl), Ayışığı (Moonlight), Yakamoz (Sea Sparkle), Eldiven (Glove) is the name of alleged Turkish military coup plans in 2004. Contents 1 Plans 2 Authenticity 3 Selected quotes … Wikipedia
centilmenlik anlaşması — is. Hukuksal ve resmî olmayan ancak tarafların karşılıklı güvenlerine dayanan sözlü anlaşma … Çağatay Osmanlı Sözlük
gerekçe — is. 1) Gerektirici sebep, esbabımucibe Her hâlde kendince bir gerekçesi olmalı. H. Taner 2) huk. Bir yasanın önerilmesi ve hazırlanmasında, yasa tasarısının hazırlanış ve maddelerin düzenleniş sebepleri 3) huk. Mahkeme kararlarında, kararın… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hukuken — zf., Ar. ḥuḳūḳen Hukuksal olarak İstanbul civarının dağını taşını bir göz oda yaparak hukuken işgal hakkı kazanmak, uygarlık gereği midir? A. Boysan … Çağatay Osmanlı Sözlük
İslamcı — is., öz. Müslümanlığın esaslarını sadece dinî hayatta değil, hukuksal, ekonomik ve siyasal düzenlemelerde de geçerli kılmak isteyen kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
şeriatçı — is. Dinin esaslarını sadece dinî hayatta değil, hukuksal, ekonomik ve siyasal düzenlemelerde de geçerli kılmak isteyen, şeriat yanlısı kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
tüzel — sf., huk. 1) Hukukla ilgili, hukuki, hukuksal 2) Hükümle ilgili, hükmi Birleşik Sözler tüzel kişi … Çağatay Osmanlı Sözlük
gerekçeli karar — Mahkeme kararlarında, kararın dayandığı yasal ve hukuksal sebeplerin gösterilmesi … Hukuk Sözlüğü
hukuki işlem — Bir veya birden çok kişinin, hukuksal bir sonuca yönelttiği irade açıklaması … Hukuk Sözlüğü