- içi dışı bir
- sf.
Düşündüğünü açıkça söyleyen, gizli bir düşüncesi olmayan, ikiyüzlü olmayan, özü sözü bir
Ben tüm ömrümde, içi dışı bir insan olmaya çalıştım; sanırım oldum da...
- A. Boysan
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Ben tüm ömrümde, içi dışı bir insan olmaya çalıştım; sanırım oldum da...
- A. BoysanÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
bir — is. 1) Sayıların ilki 2) Bu sayıyı gösteren 1, I rakamlarının adı 3) sf. Bu sayı kadar olan Bir kalem. 4) sf. Herhangi bir varlığı belirsiz olarak gösteren (sayı) Bir adam sizi arıyor. 5) sf. Tek Allah birdir. 6) sf. Beraber Hep biriz, ayrılmayız … Çağatay Osmanlı Sözlük
dışı kalaylı, içi alaylı — dışı süslü, güzel görünüşlü ancak içi berbat anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
içi beni yakar, dışı eli (veya seni) yakar — dış görünüşü ile başkalarının hoşuna giden bir şeyin veya durumun gerçekte kötü yönleri olduğunu belirtmek için kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
dışı eli yakar, içi beni yakar — görünüşe aldanmamalı anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
dış — is. 1) Herhangi bir cisim veya alanın sınırları içinde bulunmayan yer, hariç, iç karşıtı Hafta sonunda şehrin dışına çıkıyoruz. Şehrin artık dışındayız. Bostanlar, bağlar, sürülmüş tarlalar. A. Haşim 2) Bir konunun kapsamına girmeyen şey 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük
iç — is. 1) Herhangi bir durumun, cismin veya alanın sınırları arasında bulunan bir yer, dâhil, dış karşıtı Deniz gecenin içinde, gece denizin içindedir. Ç. Altan 2) Oyuk şeylerin boşluğu 3) Cisimlerin yüzeyleri arasında kalan her nokta Tahtanın içi… … Çağatay Osmanlı Sözlük
temiz yürekli — sf. İçi dışı bir olan, kalbi temiz olan … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurişi — tatar içi dışı bir olan külah, kalpak … Çağatay Osmanlı Sözlük
altı alay üstü kalay — içi, dışı gibi özenilmiş olmayan şeyler için söylenen bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
kart — 1. is., Fr. carte 1) Düzgün kesilmiş ince karton parçası 2) Bir kimsenin kimliğini gösteren, kutlamalarda veya kendini tanıtmada kullanılan, çoğunlukla beyaz, küçük, ince karton parçası, kartvizit 3) Kartpostal 4) Bazı yerlere girmek veya bazı… … Çağatay Osmanlı Sözlük