İHTİYAR-I CÜZ'Î — (İhtiyar ı cüz iye) İnsanın küçücük ihtiyarı, iradesi. Pek az, zayıf ihtiyar. (Bak: Cüz i ihtiyar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ihtiyar etmek — 1. yaşlandırmak, kocaltmak 2. 1) seçmek, üstün tutmak Zaruretsiz cihanda kimse gurbet ihtiyar etmez. Şinasi 2) katlanmak Bu itilip kakılmaya karşı ihtiyar ettiği siyaset herkese hizmet etmek, herkesi memnun etmeye çalışmaktan ibaretti. H. E.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ihtiyar heyeti — is. Köy tüzel kişiliğinde, muhtar başkanlığında görev yapan kişilerden oluşan yetkili organ, ihtiyar meclisi … Çağatay Osmanlı Sözlük
ihtiyar meclisi — is. İhtiyar heyeti … Çağatay Osmanlı Sözlük
ihtiyar olmak — yaşlanmak Geçti sevdalarla ömrüm, ihtiyar oldum bugün ... A. Rasim … Çağatay Osmanlı Sözlük
ihtiyâr — (A.) [ رﺎﻴﺘﺧا ] 1. seçme. 2. seçilme. 3. seçme hakky. 4. yaşlı … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
İHTİYAR — Yaşlanmış kimse. Yaşlı. * Ist: İstek, arzu. Razı olmak. Katlanmak. Seçmek. Tensib etmek. Seçilmek. (Bak: İrade … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ihtiyar delikanlı — is. Yaşlı ama dinç, sağlıklı kimse … Çağatay Osmanlı Sözlük
İHTİYAR ELDEN GİTMEK — Mc: Kendini zaptedememek, hiddet ve gazaba gelmek, irâdeyi kaybetmek … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İHTİYAR-I KÜLFET — Külfete katlanma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük