- ikametgâh
- is., Ar. iḳāmet + Far. -gāh
İkamet edilen, oturulan yer, konutBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
ikâmetgah — (A. F.) [ ﻩﺎﮕﺘﻡﺎﻗا ] oturma yeri … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
İKAMETGÂH — f. Ev, hane. * İkamet yeri … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
ikametgah — bir kimsenin yerleşme kast ve niyetiyle oturduğu yer … Hukuk Sözlüğü
ikametgâh ilmühaberi — is. Konut belgesi … Çağatay Osmanlı Sözlük
ikametgâh kâğıdı — is. Konut belgesi … Çağatay Osmanlı Sözlük
konut belgesi — is. Yurttaşların bazı resmî işlerini yürütürken gerekli olan, oturdukları yerin muhtarından aldıkları belge, ikametgâh kâğıdı, ikametgâh ilmühaberi … Çağatay Osmanlı Sözlük
haber — is., Ar. ḫaber 1) Bir olay, bir olgu üzerine edinilen bilgi, salık Çırağın bir şeyden haberi yok. M. Ş. Esendal 2) İletişim veya yayın organlarıyla verilen bilgi Televizyonda dünya haberlerini izledi. 3) Bilgi Sanattan haberi yok. 4) dbl., esk.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
ilmühaber — is., Ar. ˁilm + ḫaber 1) Birinin yer, hâl, medeni durum vb.ni gösteren resmî belge 2) Bir şeyin teslim alındığını gösteren belge, alındı kâğıdı Birleşik Sözler doğum ilmühaberi ikametgâh ilmühaberi vefat ilmühaberi … Çağatay Osmanlı Sözlük
kâğıt — is., dı, Far. kāġaẕ 1) Hamur durumuna getirilmiş türlü bitkisel maddelerden yapılan, yazı yazmaya, baskı yapmaya, bir şey sarmaya yarayan kuru, ince yaprak Yazı kâğıdı. Duvar kâğıdı. Sigara kâğıdı. 2) sf. Bu yapraktan yapılmış Gece hafif… … Çağatay Osmanlı Sözlük
konut — 1. is. İnsanların içinde yaşadıkları ev, apartman vb. yer, mesken, ikametgâh Kimsenin konutuna dokunulamaz. Anayasa Birleşik Sözler konut belgesi konut dokunulmazlığı konut fonu konut kredisi prefabrik konut … Çağatay Osmanlı Sözlük