- incitici
- sf.
İnciten, dokunaklı, gönül kırıcı (söz veya davranış)
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
acı — is. 1) Bazı maddelerin dilde bıraktığı yakıcı duyu, tatlı karşıtı Acıyı sever. 2) sf. Tadı bu nitelikte olan Acı kahvesini yudumluyordu. T. Buğra 3) Herhangi bir dış etken dolayısıyla duyulan rahatsızlık, ıstırap Omuzlarına kadar vücudun derisini … Çağatay Osmanlı Sözlük
dili uzun — sf. İncitici sözler söyleyen, küstah, saygısız (kimse) … Çağatay Osmanlı Sözlük
elebaşı — is., nı 1) Oyunda arkadaşlarına baş olan çocuk 2) Kötü, olumsuz iş veya hareketlerde önder olan kimse, sergerde Beni elebaşı olmak üzere gösterip incitici hücumlardan kurtuluyorlar. A. Rasim … Çağatay Osmanlı Sözlük
inciticilik — is., ği İncitici olma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
keskin — sf. 1) Çok kesici, iyi kesen Sonunda keskin bir taşı testere gibi kullanarak ipi incelte incelte kopardı. H. R. Gürpınar 2) mec. Tiz (ses) Bir kadın sesiydi bu. İnce ve keskin, dikkati hemen kapan ve bırakmayan bir ses. P. Safa 3) mec. Kırıcı,… … Çağatay Osmanlı Sözlük
hor tutmak — (birini) birine karşı küçümseyici, incitici davranışlarda bulunmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
eşeğe cilve yap demişler, çifte atmış — kaba ve ahmak kişinin hoşa gitsin diye söylediği sözler ve yaptığı işler, kaba ve incitici olur anlamında kullanılan bir söz … Çağatay Osmanlı Sözlük
KARISA — (C. Kavâris) İncitici söz … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MERŞ (MARŞ) — (C.: Müruş) Tırnak ucuyla deriyi yırtmak. * Yağmur suyunun durmayıp üzerinden çabuk geçtiği yer. * İncitici söz … Yeni Lügat Türkçe Sözlük