- kaçak
- sf., -ğı
1) Bağlı bulunduğu yerden veya yasadan kaçan, uzaklaşan
Vapurda bir de kaçak Rus ailesi var.
- A. Gündüz2) Yasaca yapılması yasak olan veya yapılması için gerekli izin alınmayanKaçak kat.
3) Yasaca belirtilmiş gerekli gümrük ve vergileri ödenmeden bir yere sokulan veya bir yerden çıkarılanÖyle olduğu hâlde kaçak sigaramla hâli unutmaya çalışıyordum.
- S. F. Abasıyanık4) is. Bir kaptan, bir borudan sızan gaz veya sıvı, bir telden kaçan akımBu odada kaçak var.
5) is. Gizlice kaçırılmış olan mal veya maddeŞu âlâ kaçaktan birer sigara sarar mısınız?
- S. M. Alus6) zf. Yasalara, kurallara uymayarak, gizliceBütün harp müddetince babası ile İsviçre'de kaçak yaşadı.
- A. GündüzBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.