kapsama
Look at other dictionaries:
kapsama alanı — is. Telsiz ve cep telefonlarında konuşmanın yapılabileceği alan … Çağatay Osmanlı Sözlük
alan — is. 1) Düz, açık ve geniş yer, meydan, saha 2) Orman içinde düz ve ağaçsız yer, düzlük, kayran 3) Yüz ölçümü 4) Eski Roma da açık hava gösterisi yapılan geniş yer 5) mec. Bir çalışma çevresi Sanat kapalı bir alan değildir; sanat eseri herkes için … Çağatay Osmanlı Sözlük
içlem — is., man. 1) Bir kavramın çağrıştırdığı kapsama giren niteliklerin veya taşıdığı özelliklerin bütünü, tazammun Kuş sözcüğü bize canlı, havada uçan ve öten bir varlık anlatır; şu hâlde canlılık, uçuculuk ve ötücülük kuş kavramının içlemine giren… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kapasite — is., Fr. capacité 1) Bir şeyi içine alma, sığdırma sınırı, kapsama gücü 2) ekon. Bir işletmenin üretim miktarı 3) fiz. Bir kondansatörün elektrik yığma sınırı, sığa 4) mec. Anlama, kavrama yeteneği … Çağatay Osmanlı Sözlük
şümul — is., lü, esk., Ar. şumūl 1) İçine alma, kaplama, kapsama 2) man. Kaplam … Çağatay Osmanlı Sözlük
tazammun — is., esk., Ar. tażammun 1) Kapsama, içine alma, içerme 2) man. İçlem Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller tazammun etmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
telsiz — 1. is. Türlerine göre belirli bir kapsama alanı içinde belirli kişilerin iletişimini sağlayan, elektromanyetik dalgalar yardımıyla çalışan araç Telsiz dediğimiz de nihayet sonunda gene tele dayanıyor. R. H. Karay Birleşik Sözler telsiz bağlantısı … Çağatay Osmanlı Sözlük
iştimâl — (A.) [ لﺎﻤﺘﺵا ] kapsama … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
şümûl — (A.) [ لﻮﻤﺵ ] 1. kapsam. 2. kapsama … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
şümul — kapsam ; içine alma ; kapsama … Hukuk Sözlüğü