- karalamak
- -i
1) Boya veya kalemle birtakım şekiller çizerek bir yeri kirletmek
Duvarı karalamışlar.
2) Bir yazının üzerini çizerek onu geçersiz kılmakSon iki satırı karalamalı.
3) Taslak olarak yazmak veya çizmekDefteri elime alıp şu iki sayfalık yazıyı karaladıktan sonra kapının yavaşça gıcırdadığını işittim.
- H. Z. Uşaklıgil4) nsz Hızlı ve acele olarak yazmakBirdenbire ayağa kalktı ve ayakta bir reçete karaladı.
- S. F. Abasıyanık5) mec. Leke sürmek, kötülük yüklemek, iftira etmek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.