- kaynaştırmak
- -i, -le
Kaynaşmasını sağlamak
Siyah ve beyazın tonlarını son derece hünerle kaynaştırır.
- Y. Z. Ortaç
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Siyah ve beyazın tonlarını son derece hünerle kaynaştırır.
- Y. Z. OrtaçÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
haşir neşir etmek — kaynaştırmak, bir arada bulundurmak Bir rüzgâr gibi alıp bunların arasına atar, beni bunlarla haşir neşir ederdi. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaynaştırma — is. 1) Kaynaştırmak işi 2) dbl. Kelime veya birleşik kelime içerisinde bir araya gelen seslerin birbirlerini etkileyerek kısalmaya yol açması olayı: Kayın ana > kaynana, kayın ata > kaynata, sütlü aş > sütlaç gibi Birleşik Sözler… … Çağatay Osmanlı Sözlük
perçin tabancası — is. Levha olarak üretilmiş parçaları birbirine üst üste koyarak birleştirmek, kaynaştırmak için kullanılan el aleti … Çağatay Osmanlı Sözlük