- kendi başına
- zf.
1) Kimseye sormadan2) Başkasının payı veya yardımı olmaksızın
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kendi — zm. 1) İyelik ekleri alarak kişilerin öz varlığını anlatmaya yarayan dönüşlülük zamiri, zat Kendi ülkemizde kendimizi yok edeceklerdi. R. E. Ünaydın 2) Kişiler üzerinde direnilerek durulduğunu anlatan bir söz Kendisi gelsin. Kendimiz görmeliyiz.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
başına buyruk — kendi bildiğinden şaşmamak … Beypazari ağzindan sözcükler
kendi kendine — zf. 1) Kimseye danışmaksızın, kimseyle ilgisi, ilişkisi olmadan 2) Yalnız başına Kendi kendine, dağ başında bir can yaşayabiliyor musun? H. R. Gürpınar 3) Kendisine Ona âşık olduğunu kendi kendine itiraf edemedi. P. Safa 4) Başkasının yardımı ve… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kendi içine çekilmek — başkasıyla ilişki kurmamak, yalnız başına kalmak, inzivaya çekilmek Bizim gibi dış âlemle münasebetleri aksamış, kendi içine çekilip kendi yağıyla kavrulmak zorunda kalmıştı. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
kendi köşesinde yaşamak — yalnız başına yaşamak Bu şiirlerin okuyucuya tanıttığı kişi, kitapları, üç beş sevdiği dostu ile kendi köşesinde yaşamayı seven bir kimse olarak görünür. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kendi havasında gitmek (veya olmak) — yalnız başına, istediği gibi davranmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kelin merhemi olsa başına sürer (veya kelin medarı olsa kendi başında olur) — kendi işini halledemeyen kişiden aynı durum için yardım alınamaz anlamında kullanılan bir söz Hekimler ne bilirmiş? Kelin medarı olsa kendi başında olur. Onlar ölmeyecek mi? H. R. Gürpınar … Çağatay Osmanlı Sözlük
tek başına — zf. Kendi kendine, yalnız olarak Kimse yüz vermezse tek başına oturur, hayırsever bir tanıdık beklerdi. Ç. Altan … Çağatay Osmanlı Sözlük
yalnız başına — zf. Kendi kendine, bir kendisi, tek başına … Çağatay Osmanlı Sözlük
dünya başına yıkılmak — çok sıkılmak, umutlarını yitirmek Fakat kendi tabiri üzerine dünya başına yıkılmış zannetti. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük