kerevet

kerevet
is., Rum.
Üzerine şilte serilerek yatmaya veya oturmaya yarayan, tahtadan seki, sedir, peyke

Bir kenarda tahta kerevet biçimli bir şey duvara dayanmış duruyordu.

- Y. K. Karaosmanoğlu

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужна курсовая?

Look at other dictionaries:

  • KEREVET — Tahtadan yapılan ve üzerine yatak veya minder konularak yatmağa ve oturmağa yarayan yüksekçe yer …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • crivat — CRIVÁT, crivaturi, s.n. (reg.) Pat. [var.: crevát s.n.] – Din ngr. krev(v)áti. Trimis de IoanSoleriu, 31.07.2004. Sursa: DEX 98  CRIVÁT s. v. pat. Trimis de siveco, 13.09.2007. Sursa: Sinonime  …   Dicționar Român

  • peyke — is., Far. pāygāh Genellikle eski iş yerlerinde ve evlerde bulunan, duvara bitişik alçak, tahta sedir, kerevet Tıpkı köyünde bir kahvenin peykesi üstüne oturur gibi oturuyordu. Y. K. Karaosmanoğlu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • salacak — is., ğı Üstünde ölü yıkanılan kerevet, teneşir …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • sedir — 1. is., Ar. ṣadr Kol koyacak yeri olmayan, arkalıksız, üstü minderli ve yastıklı olabilen kerevet, divan Bizi geniş sedirlerle çevrilmiş keten örtülü bir büyük odaya aldılar. B. Felek 2. is., bit. b., Lat. Kozaklılardan, çiçekleri sarı veya açık… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • somya — is., Fr. sommier Şilteyi taşımaya ve ona esneklik vermeye yarayan, yaylı kerevet Onu uyandıran hafif bir somya gıcırtısı olmuştu. S. F. Abasıyanık …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yatak — is., ğı 1) Uyuma, dinlenme vb. amaçlarla üzerine veya içine yatılan eşya, döşek Sabahleyin onu aynı güzellikte bulacağım ümidiyle yatağımdan fırladım. R. H. Karay 2) Yün, pamuk, kuş tüyü vb. maddelere kılıf geçirerek yapılan şilte 3) Üzerine… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yataklık — sf., ğı 1) Yatak yapmaya uygun 2) is. Üzerine yatak serilen tahta veya maden kerevet, karyola Yataklığın etrafında bir şeyin dolaştığına, süründüğüne dikkat ettim. H. Z. Uşaklıgil 3) is., mec. Suçluları barındırma, gizlice yardım etme Atasözü,… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • krevet — krèvet m <G mn krȅvētā> DEFINICIJA dio pokućstva koji služi za ležanje, spavanje [namjestiti krevet]; postelja SINTAGMA bračni krevet krevet za dvoje; poljski krevet krevet na sklapanje FRAZEOLOGIJA otići u krevet (s kim) voditi ljubav;… …   Hrvatski jezični portal

  • kötrüm — üzerinde oturulan kerevet, seki, dükkân I, 485 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”