- kesafet
- is., esk., Ar. keṣāfet
1) Çokluk, sıklık2) Yoğunluk
Dağ, bütün kesafeti ve bütün heybetiyle benim üstüme yürüyor gibiydi.
- Y. K. Karaosmanoğlu3) Saydam olmama durumu, bulanıklıkBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Dağ, bütün kesafeti ve bütün heybetiyle benim üstüme yürüyor gibiydi.
- Y. K. KaraosmanoğluÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kesâfet — (A.) [ ﺖﻓﺎﺜﮐ ] 1. yoğunluk. 2. çokluk … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
KESAFET — Bulanıklık. Kir. Açık veya berrak olmamak. * Kalınlık, yoğunluk, kesiflik, koyuluk. Şeffaf olmamak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KESAFET-İ NÜFUS — Nüfus çokluğu, nüfus yoğunluğu, nüfus kalabalığı … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜKESSİF — (Kesâfet. den) Koyulaştıran, kesif hâle getiren … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜTEKÂSİF — (Kesafet. den) Sıklaşmış, koyulaşmış, yoğunlaşmış. Sıklaşan, yoğunlaşan, koyulaşan, tekâsüf eden … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MİKSEFE — (Kesâfet. den) İçine elektrik enerjisi yığılan âlet. (Kondansatör … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEKSİF — (Kesâfet. den) Sıklaştırma, koyulaştırma, yığma, toplama … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
yoğunluk — is., ğu 1) Yoğun olma durumu 2) Yoğun bir maddenin özelliği, kesafet Sisin yoğunluğu. 3) fiz. Bir cismin birim hacminin kütlesi Demirin yoğunluğu 7,8 dir. Birleşik Sözler yoğunlukölçer nüfus yoğunluğu … Çağatay Osmanlı Sözlük