- kesiklik
- is., -ği
1) Kesik olma durumu2) Ansızın duyulan hâlsizlik, kırıklık, yorgunlukBirleşik SözlerAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
kesiklik vermek — 1) ara vermek Dumanlar gözlerimi yakıyor, görüş gücüme kesiklik veriyor. S. Birsel 2) hâlsizlik, kırıklık, yorgunluk ortaya çıkmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kulağı kesiklik — is., ği Kulağı kesik olma durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
gevşeklik — is., ği 1) Gevşek olma durumu 2) mec. İlgisiz, kayıtsız davranış O yıllarda, hiç dayaksız çocuk okutmak, hocanın gevşekliğini gösterirdi. M. Ş. Esendal 3) mec. Uyuşukluk, kesiklik, rehavet Bütün vücudunda, damarlarında, kemiklerinin oynak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
laçka etmek — den. 1) bir halatı koyuverip boşaltmak 2) mec. gevşetmek, bitkin bir duruma getirmek Ne oluyorum demeye vakit bulamadan her tarafını laçka eden bir kesiklik duydu. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
SEKTE — Durma, kısılma. * Kanın birdenbire durması. * Bir işin görülmesinde kesiklik, durgunluk hâsıl olmak. * Tecvidde: Kıraat esnasında nefes almadan sesi kesmeğe denir … Yeni Lügat Türkçe Sözlük