ALE-L-İSTİMRAR — Aralıksız … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
sövüp saymak — aralıksız küfürler sıralamak, uzun uzadıya söverek yermek Kılıksız kıyafetsiz adamlardan biri güya kapımızdan içeri dalarak bize sövüp saymaya başlamış sanırdım. Y. K. Karaosmanoğlu … Çağatay Osmanlı Sözlük
akarsu gibi — aralıksız, kesintisiz Cevapları pek açık ve akarsu gibi idi. F. R. Atay … Çağatay Osmanlı Sözlük
ardı arası kesilmemek — aralıksız olarak gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
makara gibi — aralıksız (konuşma) … Çağatay Osmanlı Sözlük
geceyi gündüze katmak — aralıksız, gece gündüz çalışmak, büyük çaba göstermek ... başaramayacağı kadar çok işlerin altına girmekten çekinmedi, geceyi gündüze katıp çalışmaya başladı. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
üstüne kapanmak — aralıksız çalışmak Nevin tercüme etmeye hazırlandığı romanın üstüne kapandı. S. F. Abasıyanık … Çağatay Osmanlı Sözlük
LÂYENKATI' — Aralıksız. Kesilmeksizin … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜDAVİM — Aralıksız devam eden. Devamlı olarak çalışan. * Bir yere devamlı olarak gidip gelen kimse … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
MÜSTEMİRREN — Aralıksız olarak, bir düziye … Yeni Lügat Türkçe Sözlük