adını kirletmek (veya lekelemek) — adının kötüye çıkmasına yol açmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
telvis etmek — kirletmek … Hukuk Sözlüğü
telvis etmek — kirletmek, pisletmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
becermek — i 1) Güç görünen bir iş veya duruma çözüm bulmak, üstesinden gelmek Becerebilsek şarkı da söyleyeceğiz. R. N. Güntekin 2) alay Bir şeyi kullanılmaz duruma getirmek, bozmak, kirletmek Bayramlık elbiseni ilk giyişte becerdin. 3) argo Irzına geçmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
batırmak — i, e 1) Bir şeyin sıvı veya yumuşak bir maddenin içine gömülmesine yol açmak, batmasını sağlamak Yumuşak lifi alarak kurnaya batırdı. C. Uçuk 2) i Bir işte sermayeyi yitirmek Parasını batırmak. 3) i Bir kimseyi çekiştirip iyice kötülemek Böyle… … Çağatay Osmanlı Sözlük
bulamak — i, e 1) Bir nesnenin her yanını bir şeye değdirerek üstünü onunla kaplamak, bir nesneyi başka bir maddeye batırmak Balığı una bulamak. 2) Kirletmek Çocuk üstünü başını çamura bulamış … Çağatay Osmanlı Sözlük
kaçırmak — i 1) Kaçmasını sağlamak veya kaçmasına imkân yaratmak 2) Bir işi belirlenen zamanda yapamamak Maçı kaçırdım. 3) nsz Zor kullanarak yanında götürmek Kız kaçırmak. 4) Bir daha ele geçmemek üzere yitirmek Fırsatı kaçırdım. 5) Yararlanamamak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
karalamak — i 1) Boya veya kalemle birtakım şekiller çizerek bir yeri kirletmek Duvarı karalamışlar. 2) Bir yazının üzerini çizerek onu geçersiz kılmak Son iki satırı karalamalı. 3) Taslak olarak yazmak veya çizmek Defteri elime alıp şu iki sayfalık yazıyı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kirletme — is. Kirletmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurum — 1. is. 1) Kuruluş Türk Dil Kurumu. Türk Tarih Kurumu. 2) huk. Evlilik, aile, ortaklık, mülkiyet gibi insanlar tarafından oluşturulan şey, müessese Birleşik Sözler eğitim kurumu kamu kurumu 2. is. Ocak bacalarında biriken veya çevrede savrulan… … Çağatay Osmanlı Sözlük