- konuşkan
- sf.
Konuşmayı, lakırtıyı seven, çok konuşan
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
TEFVİYE — Konuşkan olmak … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Ali Yigit — (* 2. August 1965 in Istanbul) ist ein türkischstämmiger Fernseh und Hörfunkmoderator aus Berlin. 1973 kam er als Kind nach Berlin und hat dort Sozialpädagogik studiert. Neben seinen Tätigkeiten als Sozialpädagoge war Ali Yigit von 1985 bis 1999… … Deutsch Wikipedia
buğday benizli — sf. Açık esmer renkli Kısaca boylu, buğday benizli, güler yüzlü, konuşkan bir adam. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
çok sözlü — sf. Tatlı dilli, konuşkan Döktüğün dillere bittim, seni çok sözlü seni! / Ayda âlemde bir olsun aramazsın Köse ni. M. A. Ersoy … Çağatay Osmanlı Sözlük
dilbaz — 1. sf., Türkçe dil + Far. bāz 1) Güzel söz söyleyen, konuşkan 2) Konuşmasıyla kandıran Benli küheylan çok yaman, çok dilbaz, çok dessas bir karı. O. C. Kaygılı 2. sf., esk., Far. dilbāz Gönül çeken, şuh … Çağatay Osmanlı Sözlük
dilli — sf. 1) Dili olan 2) Konuşkan, sürekli ve tatlı konuşan Daha çok küçük, dört yaşında bile yok. Öyle dilli ki kimseye, laf bırakmıyordu. O. Rifat 3) Dedikoducu, ileri geri konuşan Benim işim yok senin o dilli kardeşlerinin arasında. N. Cumalı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
geçkin — sf. 1) İhtiyarlamaya yüz tutmuş, yaşlanmış Cemile geçkin, kısa boylu, tombul, konuşkan bir kızdır. N. Cumalı 2) Geçmiş Sanki otuzunu geçkin kadın o değil! M. Yesari 3) Gereğinden çok olgun veya solmaya başlamış (bitki) Geçkin bir karpuz … Çağatay Osmanlı Sözlük
kavunsu — sf. Kavunu andıran, kavuna benzeyen, kavun gibi, kavunumsu Uzun boylu, biraz kavunsu kafalı, ufak burunlu, konuşkan bir adammış. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
konuşkanlık — is., ğı Konuşkan olma özelliği … Çağatay Osmanlı Sözlük
lakırtıcı — sf. 1) Lakırtı bulup söyleyen, konuşkan 2) Geveze 3) mec. Dedikoducu … Çağatay Osmanlı Sözlük