koskocaman

koskocaman
sf.
1) Çok büyük, çok iri, muazzam

O sıralarda insana hayret verecek kadar koskocaman ve sapsarı bir ay fırladı.

- Halikarnas Balıkçısı
2) Geniş, büyük, kalabalık

Size bu koskocaman şehirde yalnız, yapayalnız olduğunu söyler.

- S. F. Abasıyanık

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • muazzam — sf., Ar. muˁaẓẓam 1) Çok büyük, çok iri, koskoca, koskocaman Muazzam, biraz da esrarlı, karanlık, eski bir konaktaydı. H. E. Adıvar 2) Alışılmışın sınırlarını aşan 3) mec. Güçlü, önemli Fakat muazzam hakikatlere karşı göz yumanlardan değilim. A.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • oklava — is. Hamur açmakta kullanılan silindir biçiminde uzunca, ince değnek Yufkacılar burada açarlar, koskocaman oklavalarla. S. F. Abasıyanık Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller oklava yutmuş gibi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”