koyulaşmak

koyulaşmak
nsz
1) Koyu duruma gelmek

Sessiz oturduğu yerde soluk mavi gözleri koyulaşarak dinliyordu.

- H. E. Adıvar
2) mec. Derinleşmek, hararetlenmek, aşırı duruma gelmek

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно сделать НИР?

Look at other dictionaries:

  • ağdalaşmak — nsz 1) Ağda durumuna gelmek, ağdalanmak Reçel ağdalaştı. 2) mec. Sohbet tam tadına varılır durum almak, koyulaşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • derişmek — nsz 1) Bir nokta dolayında toplanmak, temerküz etmek 2) kim. Bir sıvı, içindeki su veya sıvı miktarı azalarak koyulaşmak, tekâsüf etmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • kıvamlanmak — nsz 1) Sıvılar kıvamına gelmek, koyulaşmak 2) mec. Olgunlaşmak, uygun duruma gelmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • koyulaşma — is. Koyulaşmak işi …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • koyulmak — nsz 1) Koyma işine konu olmak 2) Koyulaşmak Gecenin koyulmuş siyahlığı içeri girmeden pencerenin ardında bizi bekliyordu. T. Dursun K 3) e, mec. Girişmek, başlamak, teşebbüs etmek Söyleyecek şey kalmayınca Rabia fırladı, dükkânı teftişe koyuldu.… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yanmak — nsz, ar 1) Birleşiminde karbon bulunan maddeler, ısı ve ışık yayarak kül durumuna geçip yok olmak Yanan ormanların yerine yeni orman yetiştirilir... Anayasa 2) Ateş durumuna geçmek, tutuşmak Kömür yandı. Ocaktaki odun yandı. 3) Isı, ışık veren… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • helme dökmek — kaynatılmış taneler koyulaşmak …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • bagırlanmak — pıhtılaşmak, akar şey koyulaşmak, II, 264 …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

  • kurlanmak — acınmak, tasa, acı duymak, ziyan görmek; katılaşmak, koyulaşmak, mayalanmak, ekşimek II, 250, 251; III, 197bkz: korlanmak …   Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”