kuşanma
Look at other dictionaries:
kušanma — kušànma ž <G mn ī/ ā> DEFINICIJA reg. pov. svečano primanje šegrta u kalfe i kalfi u majstore; kušatma ETIMOLOGIJA tur. kuşanma … Hrvatski jezični portal
kılıç kuşanma — is., tar. Tahta yeni çıkan Osmanlı padişahlarının İstanbul daki Eyüp Sultan türbesine giderek törenle kılıç kuşanmaları … Çağatay Osmanlı Sözlük
kušatma — kušàtma ž DEFINICIJA v. kušanma ETIMOLOGIJA vidi kušanma … Hrvatski jezični portal
TAKALLÜD — (C.: Takallüdât) (Kald. dan) Bir işi üstüne almak. * Takınma, kuşanma. Gerdanlık veya muska gibi boyuna geçirme. * (Kılıç) kuşanma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
kılıç — is., cı 1) Uzun, düz veya eğri, ucu sivri, bir veya her iki yüzü keskin, kın içinde bele takılan, çelikten silah Zırhları biraz paslanmış ve yaldızları bir hayli solmuş eğri kılıçlar asılıydı. A. Ş. Hisar 2) sp. Bu silah kullanılarak oynanan bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kılıç alayı — is., esk. Kılıç kuşanma … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuşanılmak — nsz Kuşanma işi yapılmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuşanış — is. Kuşanma işi veya biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
kurşag — kuşak kuşanma I, 464 tura; yünden dokunur, bel ku şağına benzer bir nesne olup çadıra sarılır I, 464 … Divan-i Luqat-i it-Türk Dizini
TESELLUH — (Silâh. dan) Silâhlanma, silâh kuşanma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük