kuvvetsiz

kuvvetsiz
sf.
1) Gücü, kuvveti olmayan, güçsüz
2) Etkisiz

Kuvvetsiz bir ilaç.


Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • GÜCÜK — Kuvvetsiz, zayıf, gevşek …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • kuvvetsizlik — is., ği Kuvvetsiz olma durumu, güçsüzlük …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • mecalsiz — sf. Güçsüz, kuvvetsiz, dermansız, takatsiz Kendimi öyle yalnız, öyle mecalsiz, öyle bitkin hissediyorum ki... S. F. Abasıyanık Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller mecalsiz düşmek …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • tik tak — is. Genellikle saatin çalışırken çıkardığı ses Ocağın üzerindeki saatin kırık bir kalp gibi vuran kuvvetsiz ve mahzun tik taklarını duydu. Ö. Seyfettin …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • takatsizlik duymak — güçsüz ve kuvvetsiz kaldığını anlamak Yere uzanmak isteyecek kadar vücudunda takatsizlik duyuyordu. P. Safa …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • BEYT-ÜL ANKEBÛT — Örümcek yuvası. * Mc: Derme çatma yapılmış ev. * Dayanıksız ve kuvvetsiz şey.(İnkılâb ı siyasî cihetiyle dininden havf eden adamın dinde hissesi; beyt ül ankebût gibi zayıf düşmüş cehalettir, onu korkutur... Takliddir, onu telâşa düşürttürür.… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • EVHEN — En gevşek, çok zayıf, pek dayanıksız, kuvvetsiz tâkatı kalmamı …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HARÎZ — Tâkatsiz kimse, güçsüz ve kuvvetsiz insan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • HAVKALE — (C.: Havâkıl) İhtiyar, zayıf, kuvvetsiz ve çelimsiz adam. * Hızlı yürüme …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MÜSBİT — Hastalık ve yaralardan dolayı pek hâlsiz ve kuvvetsiz kalan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”