maneviyat — (A.) [ تﺎیﻮﻨﻌﻡ ] 1. manaya dayalı şeyler. 2. moral değerler … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
bezdirici — is. Usanç veren kimse veya şey İşsiz kalıp, ölü saatlerle zaman eğlemenin ne kadar bezdirici, maneviyat kırıcı olduğunu bilirsiniz. R. H. Karay … Çağatay Osmanlı Sözlük
moral — is., li, Fr. morale Bir insanın ruhsal gücü, manevi güç, yürek gücü, maneviyat Morali bozuk bir insan. Birleşik Sözler moral çöküntüsü moral eğitimi moral eğitim merkezi Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller moral bulmak moral vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
HAVÂSS — (Hâss Hâssa. C.) Hâslar. Hâssalar. Keyfiyetler. Hususlar. * Dindarlık ve doğruluğu ile, ilmiyle âmil olup mâneviyat mertebelerinde yükselmekle makbul ve muteber olan zatlar. * Zenginler sınıfı. * Kur anî ve manevî sırlara ve hususlara vâkıf… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
KÜMMEL — (Kâmil. C.) Kâmiller. Olgunlar. İlmen, dinen ve mânen kâmil olan büyük zatlar. Büyük mâneviyat ve fazilet sahibi insanlar … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
TEKEMMÜL — Olgunlaşmak. Kemâle doğru gitmek.(İnsanda olan hadsiz istidadât ı maneviyye ve nihayetsiz âmâl ve efkâr ve müyulât dahi israf edilmeyecektir. Öyle ise, insandaki o esaslı meyl i tekemmül bir kemâlin vücudunu gösterir. Ve o meyl i saadet, saadet i … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
YEVM-İD DİN — Din günü, ceza günü, mâneviyat günü.(...Nasıl dünya; maddiyat ve maddî harekâtın ve amellerin günüdür. Elbette o harekâtın neticelerini ve o hizmetlerinin ücretlerini ve o maneviyatın semeratlarını, belki o fâniyat ve zailâtın bâki ve dâimî… … Yeni Lügat Türkçe Sözlük