- mıknatıslı
- sf.
1) Mıknatısı olan2) Mıknatıslanmış olanBirleşik Sözler
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
mıknatıslı iğne — is. Merkezinden bir iple asılı bulunan, dar ve sivri bir eşkenar dörtgen biçiminde yapılmış mıknatıs çubuğu … Çağatay Osmanlı Sözlük
bobinaj — is., fiz., Fr. bobinage Bir filmi veya mıknatıslı kuşağı bir makaradan başka bir makaraya sarma … Çağatay Osmanlı Sözlük
eğilme — is. 1) Eğilmek işi İstese bile kendisini veremiyor, belirsiz bir tiksinti o yöne eğilmesini engelliyordu. A. İlhan 2) mat. Bir doğrunun, bir başka doğruya veya düzleme göre eğik olması 3) fiz. Yerin manyetik alanında bulunan serbest mıknatıslı… … Çağatay Osmanlı Sözlük
galvanometre — is., fiz., Fr. galvanomètre Mıknatıslı iğnede oluşan sapmaları gözlemek yoluyla elektrik akımının şiddetini ölçmeye yarayan cihaz … Çağatay Osmanlı Sözlük
iğne — is. 1) Dikiş dikmeye yarayan, ince, ucu sivri, bir ucunda iplik geçecek deliği bulunan çelik araç 2) İki şeyi birbirine tutturmaya yarar ince, uzun, ucu sivri, metal araç Çengelli iğne. Toplu iğne. 3) Toplu iğnenin süs olarak kullanılan, iri… … Çağatay Osmanlı Sözlük
manyeto — is., fiz., Fr. magnéto İçinde mıknatıslı demir bulunan elektrik üreteci … Çağatay Osmanlı Sözlük
mayın — is., ask., İng. mine Toprak altına, üstüne veya suyun içine yerleştirilen, doğrudan doğruya, çarpma veya basınç etkisiyle patlayarak zarara yol açan patlayıcı madde Akustik mayın. Mıknatıslı mayın. Birleşik Sözler mayın arama tarama gemisi mayın… … Çağatay Osmanlı Sözlük
mıknatıslanmak — nsz Mıknatıs özelliği kazanmak, mıknatıslı bir duruma gelmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
mıknatıslık — is., ğı Mıknatıslı olma özelliği, mıknatısiyet … Çağatay Osmanlı Sözlük
sapma — is. 1) Sapmak işi 2) fiz. Serbest bir mıknatıslı iğnenin denge konumundayken gösterdiği doğrultudan geçen düşey düzlemle, bulunulan noktanın meridyen düzlemi arasındaki açı 3) fiz. Bir ışının saydam bir biçmeden geçtikten sonraki doğrultusu… … Çağatay Osmanlı Sözlük