- asılma
- is.
Asılmak işi
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
aşılma — is. Aşılmak durumu … Çağatay Osmanlı Sözlük
asılma — 1. «Asılmaq 1»dan f. is. 2. «Asılmaq 2»dan f. is … Azərbaycan dilinin izahlı lüğəti
asılabilmek — nsz, e Asılma imkânı veya olasılığı bulunmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
asılış — is. Asılma işi veya biçimi … Çağatay Osmanlı Sözlük
aşılabilmek — nsz Aşılma imkânı veya olasılığı bulunmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
çerçeve — is., Far. çār + çūbe 1) Resim, yazı, ayna vb.ni süslemek veya bir yere asılabilecek duruma getirmek için bunlara geçirilen kenarlık Duvarda bir çerçeve asılıdır ki çarpıktır, düzeltemezsiniz. R. H. Karay 2) Kapı, pencere ile bunların cam veya… … Çağatay Osmanlı Sözlük
halka — is., Ar. ḥalḳa 1) Çeşitli metallerden veya tahtadan yapılmış çember Belinde uzun gümüş halkalarla asılı gümüş anahtarları vardı. F. R. Atay 2) Çember biçiminde çeşitli nesnelerden yapılmış tutturma aracı Perde halkası. 3) Değerli metallerden… … Çağatay Osmanlı Sözlük
sulantı — is. Sulanma, cinsel isteği gösterme, asılma Ben erkek kalmak isterim, sulantı bana düşer ama beceremiyorum, odasından da ayrılamıyorum. M. Ş. Esendal … Çağatay Osmanlı Sözlük
MASLUBEN — Asılarak, asılmış olduğu hâlde. Asılma suretiyle … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
taalluk — ilişiği olma; asılma; ilgi … Hukuk Sözlüğü