- mutabık
- sf., -ğı, esk., Ar. muṭābiḳ
1) Birbirine uyan, aralarında anlaşmazlık olmayan2) UygunAtasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
mutabık kalmak — uyuşmak, anlaşmaya varmak O akşam da müzakere sonunda bu yaşıtım üvey dayımla mutabık kaldık. H. F. Ozansoy … Çağatay Osmanlı Sözlük
mutabık — (A.) [ ﻖﺑﺎﻄﻡ ] uyan, uyumlu … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
MUTABIK — Uygun. Muvafık. Uyan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
mutabık olmak — aralarında anlaşmazlık olmamak, anlaşmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
GAYR-I MUTABIK — Uygun gelmeyen, uymayan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
yapuşmak — mutabik, melhuk olmak, salu vermek … Çağatay Osmanlı Sözlük
MÜNTABIK — Mutabık ve muvafık, uygun olan … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
Abu Zakariya ibn Bal'am — Juda ibn Balaam Yehouda ben Shmouel ibn Balaam … Wikipédia en Français
uygun — sf. 1) Yakışır, yaraşır, mutabık, mütenasip Rıza Efendi de yerine, zamanına ve konusuna uygun hikâyeler vardır. T. Buğra 2) Elverişli, yarar, müsait, muvafık 3) mec. Orantılı, oranlı Birleşik Sözler uygun adım uygun katmanlaşma gerçeğe uygun işe… … Çağatay Osmanlı Sözlük
uyuşmak — 1. nsz Soğuk, basınç vb. yüzünden vücudun bir yerinde, duygu ve hareket geçici olarak azalmak Öğle yemeğinden sonra sinirlerim uyuştu, ufak bir uyku kestireyim, diye kompartımanımda uzandım. A. Haşim 2. nsz, le 1) Her konuda birbirine uymak,… … Çağatay Osmanlı Sözlük