mükellef

mükellef
sf., Ar. mukellef
1) Yükümlü
2) Eksiksiz, özenli bir biçimde yapılmış

Aralanan kapıdan girdim, mükellef fakat loş antrede Mapa kraliçesi ayakta duruyor.

- R. H. Karay
3) is., ekon. Vergi vermekle yükümlü olan kimse veya kuruluş
Birleşik Sözler

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • MÜKELLEF — Bir şeyi yapmağa mecbur olan. Vazifeli. Muvazzaf. * Bir şeyi ödemeğe mecbur olan. * Mükemmel hazırlanmış, külfetle süslenmiş olan. (Bak: Teklif …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • mükellef — yükümlü; ödevli; görevli …   Hukuk Sözlüğü

  • EF'ÂL-İ MÜKELLEFÎN — Mükellef olanların (yani; Cenâb ı Hakk ın teklif ve emirlerini kabul ve vazifeli kimselerin) yaptıkları amel ve işler. Bunlar şu isim altında sıralanır: Farz, vâcip, sünnet, müstehab, mübah, mekruh, haram, sahih bâtıl, fâsid, helâl …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TA'ZİR-İ UKUBET — Mükellef bir şahıs tarafından irtikâb olunup da şer an muayyen bir cezası bulunmayan bir suçtan dolayı ukubeten yapılan ta zirdir. Mücrimin bu hususta müslim ile gayr i müslim; hür ile âbid; erkek ile kadın olması müsavidir …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • giyinmek — nsz 1) Kendi üzerine giymek Koltukta çok mükellef giyinmiş ve çok güzel bir kadın oturuyor. P. Safa 2) de Giysiyi belli bir yerden almak veya belli bir yerde diktirmek Hepsi terzi Mir de giyinirlerdi. Ö. Seyfettin 3) e, mec. Ağır bir söze veya… …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • yükümlü — sf. Bir şeyi yapma zorunluluğu olan, memur, mükellef Herkes kamu giderlerini karşılamak üzere vergi ödemekle yükümlüdür. Anayasa Birleşik Sözler vergi yükümlüsü …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • boğcama — boğça, çarşaf ve çadırşeb, müzeyyen ve mükellef örtü, düyün içün kurulan çadır, yataklik came hâb …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • AHLÂK-I HASENE — Yüksek ahlâkı en parlak ve ulvi bir şekil ve ruhta gösteren ve bilfiil yaşayan Peygamberimizin (A.S.M.) ve O nun yolunda gidenlerin ahlâkı.(Diyorsun ki: Teklif, saadet içindir. Halbuki ekser i nâsın şekâvetine sebeb, tekliftir. Teklif olmasaydı,… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • BÜLUĞ — Erginlik. Olgunluk. Çocukluk devresini tamamlayıp ergenliğe geçiş. Ergenliğe ulaşan genç, namaz kılmak ve oruç tutmak gibi farzlarla mükellef (yükümlü) olur. * Yaklaşıp çatma …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • CELD — Lügat mânası, deri üzerine vurmaktır. * Fık: Muhsen olmayan mükellef zâni veya zâniyenin muayyen uzuvlarına vech i mahsus üzere değnek veya kamçı ile vurmaktır. Bu ceza, mücrimin cildi yani derisi üzerine tatbik edildiği cihetle celde adını… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”