- münhal
- sf., -li, Ar. munḥall
1) Boş olan, açık bulunan (memuriyet vb.), boş, açık
Münhal kadro.
2) kim., esk. Erir, eriyebilen, çözülen
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
münhal
Look at other dictionaries:
münhal — (A.) [ ﻞﺤﻨﻡ ] 1. boş, açık. 2. çölülmüş … Osmanli Türkçesİ sözlüğü
Jumma Mosque Mauritius — The Jumma Mosque in Mauritius is located in the city centre of the City of Port Louis on the Royal Road. The country s second mosque in Mauritius, it is described in the Ministry of Tourism s guide as certainly the most beautiful religious… … Wikipedia
açık — sf., ğı 1) Açılmış, kapalı olmayan, kapalı karşıtı Açık pencerenin önünde denize karşı saatlerce dertleştik. R. N. Güntekin 2) Engelsiz Açık yol. 3) Örtüsüz, çıplak Açık baş. 4) Boş Kâğıtta açık yer kalmadı. 5) Görevlisi olmayan, boş (iş, görev) … Çağatay Osmanlı Sözlük
boş — sf. 1) İçinde, üstünde hiç kimse veya hiçbir şey bulunmayan, dolu karşıtı Yaralı kaymakamla iki emir eri de boş kalan kompartımana rahatça yerleştiler. A. Gündüz 2) Görevlisi olmayan (iş, görev), münhal Boş kadro. 3) Yapılacak işi olmayan, işsiz… … Çağatay Osmanlı Sözlük
gavşamak — çene oynadup ağızda şeyi öyütmek, sert şeyi yumuşak etmek, gevşemek, çinemek boşamak, münhal olmak, sakız gibi çınamak, devenin dış gevişmesi … Çağatay Osmanlı Sözlük
NEKS — Sözünden dönmek. * Bozmak. Çözmek. * Üzmek. * Dağıtmak. * Münhal ve muhtel olmak NEKS{ (NÜKÜS) Başaşağı etmek, ters döndürmek. * Aynı hastalığın geri gelmesi. (Bak: Nüks … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
İNHİLAL — Çözülüp ayrılma. Dağılma. * Erime. * Münhal olma … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
