nafile

nafile
sf., Ar. nāfile
1) Yararsız
2) is., din b. Fazladan kılınan namaz veya tutulan oruç
3) zf. Boşuna, boş yere

Avukata söyle, nafile beklemesin.

- R. H. Karay
Birleşik Sözler

Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.

Игры ⚽ Нужно решить контрольную?

Look at other dictionaries:

  • nâfile — (A.) [ ﻪﻠﻓﺎﻥ ] 1. boşuna. 2. nafile namazı, farz dışında kılınan namaz …   Osmanli Türkçesİ sözlüğü

  • nafile yere — zf. Boş yere, boşu boşuna Ekseriyetle hep şahsi hesaplardan gizlenen bu sebepleri, nafile yere böyle yükseklerde ararız. A. Ş. Hisar …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • NAFİLE — Fık: Farz ve vâcibden gayrı mecburiyet olmadığı hâlde yapılan ibadet. Fazladan yapılan iş. * Menfaatli olmayan. Ziyâdeden olan. * Torun. * Ganimet malı. Bahşiş. Atiyye …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • nafile namazı — is. Sevap kazanmak amacıyla farz ve vacip namazları dışında kılınan namaz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • gafile kelam, nafile kelam — aymazlara söz kâr etmez anlamında kullanılan bir söz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • NEVAFİL — (Nâfile. C.) Farz ve vâcib olandan başka ibadetler. Nâfile (yani sevab için kılınan) namaz veya tutulan oruçlar …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TETAVVUAN — Nafile olarak, nafile tarzında …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MÜNTEFİL — Nâfile namaz kılan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • MÜTENEFFİL — Nâfile namaz kılan …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • TENEFFÜL — Nâfile namaz kılma veya oruç tutma …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”