- öğle yemeği
- is.
Öğle saatlerinde yenen yemek
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
öğle — is. 1) Gün ortası, öğlen Ertesi gün öğleye kadar nasıl vakit geçireceğini bilemedi. P. Safa 2) Öğle ezanı 3) Öğle namazı Öğleyi de kılar, sonra ağıla çıkarım. Ö. Seyfettin Birleşik Sözler öğle arası öğle ezanı öğle namazı … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuşluk yemeği — is. Kuşluk vakti yenilen yemek İş sahibi bir kuşluk, bir de öğle yemeği veriyordu. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
GADA — Öğle yemeği. (Bak: Gıda … Yeni Lügat Türkçe Sözlük
yemek — 1. is., ği 1) Yemek yeme, karın doyurma işi Yemekten sonra gocuğuna sarar yatırırdı beni. N. Cumalı 2) Yenmek için pişirilip hazırlanmış yiyecek, aş, taam 3) Günün belli saatlerinde yenilen besin Yemek ya kahvaltıda ya da yemekte yenir. Arada bir … Çağatay Osmanlı Sözlük
Xanadu Resort Hotel — (Белек,Турция) Категория отеля: 5 звездочный отель Адрес: Belek Tourism Center … Каталог отелей
âlâ — sf., Ar. aˁlā İyi, pekiyi Beni Konya Lezzet Lokantasına götürdü, âlâ bir öğle yemeği çekti. H. E. Adıvar Birleşik Sözler arşıâlâ ne âlâ pekâlâ dik âlâsı Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller âlâyıvala ile … Çağatay Osmanlı Sözlük
çekmek — i, e, er 1) Bir şeyi tutup kendine veya başka bir yöne doğru yürütmek Hepsi iskemleleri çekerek masanın etrafında bir halka yapmaya hazırlanıyorlardı. R. N. Güntekin 2) Taşıtı bir yere bırakmak, koymak 3) Germek İpi çekmek. 4) İçine almak, emmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
lüks — 1. is., Fr. luxe 1) Giyimde, eşyada, harcamada aşırı gitme, gösteriş, şatafat Lüksleri, rahatları, eğlenceleri yerindedir. N. Cumalı 2) sf. Gösterişli, şatafatlı Bu lüks lokantada öğle yemeği yiyor. T. Buğra 3) sf. Gereksinim dışı olan 4) sf.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kör değneğini beller gibi — hep aynı biçimde davranıp hiçbir yenilik veya değişiklik yapmayacak biçimde Evde, kör değneğini bellemiş gibi sabahları, biraz kızarmış ekmek, tereyağı ve reçelle çay içtiğimiz hâlde, bunlar, eniştemizin köşkünde bir öğle yemeği miktarına çıkar.… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kuşluk — is., ğu 1) Günün sabahla öğle arasındaki bölümü Tarhana çorbasıyla birer baş soğan, birer çeyrek ekmekti kuşlukta yedikleri. N. Cumalı 2) Kuşlara yem verilen zaman 3) Büyük kuş kafesi Birleşik Sözler kuşluk namazı kuşluk vakti kuşluk yemeği kaba… … Çağatay Osmanlı Sözlük