- öngörmek
- -i
İleride olması gerekeni göstermek, önceden kararlaştırmak, ilerisi için düşünmek, göz önünde tutmak, derpiş etmek
Bilindiği üzere, bu antlaşmalar, Osmanlı Devleti'nin taksimini öngörüyordu.
- A. İlhan
Çağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
Bilindiği üzere, bu antlaşmalar, Osmanlı Devleti'nin taksimini öngörüyordu.
- A. İlhanÇağatay Osmanlı Sözlük. 2010.
derpiş etmek — öngörmek, göz önünde tutmak, aklından geçirmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
tazammun etmek — öngörmek; sonucu doğurmak; içine almak; kapsamak … Hukuk Sözlüğü
ön — is. 1) Bir şeyin esas tutulan yüzü, arka karşıtı Beş on kişi, köşkün önünde toplandık. M. Ş. Esendal 2) Bir şeyin esas tutulan yüzünün baktığı yer, karşı Altmış yaşında anamın önünde sigara içmek istemezdim. B. Felek 3) Bir kimsenin ilerisi Bir… … Çağatay Osmanlı Sözlük
öngörme — is. Öngörmek işi … Çağatay Osmanlı Sözlük